Biz kardeşiz olur mu öyle şey...
İtsuki Kaname'yi severim cidden. İnterval mangası en favorim olan mangadır.Şimdi neden bahsediyorsun derseniz bu gün Kaname'den yine çok sevdiğim bir mangayı ele almaya karar verdim.Aslında bu mangada ilk dikkat çeken kapak resmiydi diyebilirim.Yani siyah saçlara baksanıza.Bu mangadan kesinlikle güzel bir şey çıkar diye düşündüm kısacası.(ahh şu siyah saç takıntım yok mu:)
Ihımmm konuyu daha baştan dağıtmayalım.Bu manga üvey kardeşlerin arasındaki aşkı konu alıyor dersem kafanızda hemen sahne belirmeye başlar sanırım.
Tsukimura Kei'nin hikayesi ve İtsuki Kaname'nin çizimleriyle müthiş bir manga daha sizlerle kısacası.^-^
Yuuto o gün annesiyle birlikte kafede yeni babası olacak kişiyi bekler.Bu durum canını çok sıkmaz nitekim annesi mutlu olsun tavırlarındandır.İçeriye hem babası hem de yeni üvey abisi girer. Yuuto içinden vay diye geçirir.(bizde bizde:)Gerçekten yakışıklı bir abiye sahip olmuştur. Ruusei-kun ise Yuuto'ya hadi onları yalnız bırakalım der ve ikilimiz dışarı çıkar.
Kendisinden 6 yaş büyük olan Ruusei-kun dışarı çıkarken Yuuto'nun elini tutar.O gerçekten çok cool şeklinde düşünceler Yuuto'nun aklında dolanır.(daha başlangıçtan başlıyoruz hadi bakalım.)
Böylelikle anne ve yeni babası ve yeni yakışıklı abisiyle aynı evde yaşamaya başlanır. Yuuto Ruusei-kunla çok iyi anlaşır.Onunla sarılırlar şakalaşırlar.Oyun oynarlar. Yuuto için ideal abidir resmen.(taaki o güne kadar böylede korku filmi gibi oldu ama neyse:)
Sıcak bir günde Yuuto okuldan çıkar.Gayet mutlu mesut evine gider.Kapıyı açtığında yabancı birinin ayakkabısını görüp sevinir.Nitekim Ruusei'nin yeni arkadaşı gelmiştir.Ben geldim diye kapıyı açınca abisini bir erkekle basar.(ahanda hizmetçi istenmeyen gerçeği gördü 3)
Ertesi gün kahvaltıda gayet rahat davranırlar.Öğleden sonra Yuuto kız arkadaşıyla eve döner.Tabi küçük bir veda öpücüğün de bile aklına abisi gelir.Eve döndüğünde aklında yine abisi vardır ve yatağında onu düşünür.(burası malum sahneler içeriyor anladınız siz onu:)Nasıl bu hale geldim diye sorgular kendini.
Akşam yemeğinde Yuuto Ruusei'ye sarılır şirinlikler yapar.Ama içten içe zavallı bir durumda olduğununda farkındadır.Yemekte koleje gitmek için para biriktirmesi gerektiğini söyler.Yeni babası ise hayır ben veririm tarzında takılır.
Artık evden ayrılır ve yurt odasında kalmaya başlar.Bu sayede abime beslediği duygular bir süre başına bela olmayacak böylelikle onu unutacağım şeklinde devam eder.(yazık sana:(
Odaya girdiğinde oda arkadaşını yerde telefona bakarken yakalar.Elinden kapıp acaba neye bakıyorsun sen diye söylenirken arkadaşının malum! siteleden birine baktığına şahit olur.Böylelikle arkadaşının da abisi gibi olduğunu öğrenir.Arkadaşı benden iğrendim mi tarzında konuşunca Yuuto onu anladığını söyler hatta yardım etmek ister.
Öğlen bir kafe de Ruusei ile buluşur. Ve olanları anlatır.Abisiyle güzelce sohbet eder.Dönüşte hocasıyla arkadaşını odada sohbet ederken görür.Onları yalnız bırakır ve eve döner.Ailecek bir akşam yemeği yerler.Üvey babası artık yurtta kalmayıp Ruusei ile birlikte kalmasını rica eder.Böylelikle ikilimiz aynı evde kalmaya başlarlar.(hadi hayırlısı olaylar daha yeni başlıyor.)
Akşam yemeklerini Ruusei yapar.Birlikte yemek yedikten sonra Yuuto banyodan yeni çıkar.Alt eşofmanını giymiştir sadece.Hatta abisine bakıp ne oldu kalp atışların hızlandı mı yoksa gibisinden şakalar yapar.
Bundan sonrası tamamiyle hot sayfalar deyip yüreğinize indirirdim ama daha başlangıçtayız ve yavaş yavaş yazımın sonlarına gelmiş bulunmaktayım. Devamı bir sonraki haftaya gelecek.Bu ikilimizin yanında oda arkadaşı ve hocasının da mangası var.Sanırım bundan sonra onların mangasını ele alabilirim.Çünkü ileride iki çifti de aynı yerde görüyoruz.Neyse spolier olmasın şimdi.
Bu hafta yeni şeyler gelmedi sanrım.Yani şunu da okuyun diyebileceğim çok bir şey yok.Sadece Hfye gelen Ogawa Chise'nin çok güzel mangaları var.Onları takip edin derim.Sıcakların çok olduğu bu günlerde fazla dışarı çıkmamanızı temenni ederek yazımı sonlandırıyorum.İyi haftalar.^-^
Not: Şu günlerde The walking dead'te sardık.Acaba internetten izlediğimiz için mi bu kadar kanlı sahneleri verebiliyorlar. Tv'de sansürlüyorlar mıydı bu yenme sahnelerini diye düşünüyorum.Acayip kanlı ve korkunç sahneler var diyebilirim.İnsan izlerken kendini bir garip hissediyor cidden.Hemen aklına şimdi böyle bir durum olsa ne yapardık acaba gibisinden sahneler belirleniyor. Ve de dizide yürüyen ölülerden çok insanlardan korkmak gerek diye düşünüyorsun.Bu nedir kardeşim güçlü oldun mu tamam her şeyi yapıyorsun.İnsanların elindekileri çalıp acımasızca öldürüyorsun.Kısacası insanın gerçek doğası bu mu diye sorgulatan cinsten. O_O Neyse öyle veya böyle 7. sezonu bekliyoruz artık.(her türlü sahneye rağmen izlemeye devam yani:)
Not 2: Geçen zaman zarfında çok fazla manga tanıtımına girmeyip başka tarzda yazılar yazdım.Artık geri dönmem gerek diye Klasik 3 yazısı yerine bu mangayı yazmayı tercih ettim.Çünkü kendi yazı stilimin kaybolması söz konusuydu diye bilirim.Ama sözümde duran biri olduğumdan o yazıda gelecek ileride emin olabilirsiniz.:)
Not 3: Şimdi edit yapmam gerek o yüzden kapak resmini değiştirmeye fırsatım yok.Bu akşama doğru yada yarın yeni Sebastianlı kapak resmimle dönüş yapacağım.^-^
(yagmur) waw nasıl bir yakışıklılıktır öyle. gerçek hayattan bir insan olsa boy pos endam tam yerinde derdim gerçi yine dedim valla. bir takım bir insana bu kadar mı yakışır diye düşünmeden edemedim (gerçi çoğu mangalarda karakterlere takım elbiseler çok yakışıyor nasıl desem hepsi takip elbiseli ayrı bir havalı oluyor) mangakamızın çizimleri gerçekten çok güzel sıcak ve içten bir yanısması var. nasıl böyle güzel çizebiliyorlar ya hayrete düşmemem imkansız. resmen olamayan bir şeyi yaratıp bizi kendilerine hayran hayran baktırabiliyorlar. valla ben bakıyorum hem ortaya çıkan yakışıklılara hemde böyle yetenekli insanların çizimlerinden oluşan hikayelere hayranım.
YanıtlaSilbu yeni mangamız gerçekten güzele benziyor başlangıç vurdu en azından beni kesin vurdu. senin sayende (çok çok teşeşkürler) yavaş yavaş sadece manga deyip geçmiyorum artık mangaka olayına da ısınmaya başladığımdan direkt bu mangakamızın başka mangaları varmı? varsa ben acemi dönemlerimde farkında olmadan okudu isem hangisi nedir diye bakıp ona göre tekrar okuyorum gibi bir moddayım şu sıralar. mesala burda interval mangasından bahsedince bir baktım bende varmış deyip tekrar okudum. bu mangayı gerçekten severek okusam da kısa sonundan dolayı keşke bir bölümü daha olsaydı diye düşündüğüm mangalardan biri oldu. kısacası bu sitemiz sayesinde manga adlarının yanı sıra tam net olmasada yavaş yavaş mangaka adlarıda zihnimde yer edinmeye başladı.
başlamasına başladı da gerçekten ingilizceyi neden bu kadar ihmal ettimki diyemeden de duramıyorum çünkü ben iş kolik ama şuan işsiz :(( bir zaman gelecek. ben bu yabancı dizi dünyasına ardından manga ve anime dünyasına dalacak haberim bile yoktu valla. bilseydim gecemi gündüze katar öğrenirdim nasıl pişmanım anlatamam. ama böyle giderse bu dünya bana bir şekilde az buz o bu şu köşesi derken ucundan da olsa ingilizceyi öğretecek gibi ki bu benim tek tesellim.
çünkü ingilizceyi bilemeyip yukarıdaki manganın varlığından haberdar olmak bu nasıl desem rejimde olan bir kişin bir pastaneye girdiğinde çektiği ızdırap gibi dehşet çin işkencesi yaaaaaaa.. neysem devamının geleceğini bildiğimden ve buna inandığımdan en azından bu magamızın az buz anlamış olacağım mutluluğu tek teselli ikramiyemdir.
Bu arada the walaking dead hayranlarından biri olarak hatta ilk 5 sezonu iki kez bitirdiğim halde 6 sezon ilk 8 bölümden sonrasını izleyemedim. herzamanki gibi merakdan ölmemek için sezon bitsin sonra izlerim derken bazı sitelerden aldığım spoiller ile korkuyorum. zavallı grubum ne çektin şu insanlardan. bundan dolayıda şimdi 7. sezon 1. bölümü gelsin barim diye beklemekteyim çünkü eminim kötü bir yerde bırakmışlardır. dizdeki karekterim gleen ve tabiki de daryl belki ikise de manga karakterlerimiz gibi yakışıklı değil ama zor şartlarda asla pes etmeyen yüreği güzel insanlar.
Ayrıca geçen burda mangakalardan bahsederken senin bahsettiğin ve çizimlerini sevdiğin Narusaka Rin ile (HT sayesinde) en sonunda bende tanışabileceğim yaşasın. manganın resmi tanıdık gelince hemen burda okuduğum aklıma geldi (bu sitemizin güzel yazıları sağolsun) gerçi senin bahsettiğin manga değil ama olsun belki onuda çevirirler diye umut ederek bu mangamızın türkçe çeviri olarak final yapmasını mutlulukla bekliyorum.
editler gerçekten zahmetli iş yani en azından google amcada bir kaç video izlediğimden biliyorum. seversen keyifli de bir işe benziyor aslında. ama nerden bakarsan bak sonuçta ciddi emek isteyen bir olay. bu yüzden nasıl teşekkür etsem az. ayrıca fırsatın olmadığı halde bu siteye de vakit ayırıp bizleri unutmadığın içinde tüm içtenliğimle tekrar tekrar teşekkür ederim. yaptığın tüm çalışmalarda kolay gelsin. ellerin dert görmesin.
Merhaba Yağmur:) Ruusei karakteri cidden on numara değil mi?Özellikle saç çizimine bayılmıştım ben.^-^Hikayede güzel olunca tadından yenmiyor cidden.
SilHala ingilizceyle sorunların mı var merak etme çabalarsan eminim ki kısa sürede çözersin.Biraz pratik ve çalışma sayesinde.Sana tavsiyem İngilizce hikaye kitaplar var onlardan alıp google çeviriciden yardım almayarak çevirmeye çalışmandır. Ancak bir şeyi kendi başına çevirirsen daha rahat öğrenirsin.:)
The walking dead te bizim de favorimiz tabi ki Glenn.:)İzle derim devamını.Öyle bir yerde bırakılır mı yaa.Zaten hep kötü şeyler geliyor başlarına.O yüzden yapacak bir şey yok.6 sezonda Glennin öldü mü dediğimiz sahne vardı.En çok oraya üzülmüştüm.Sonra 7 bölümde ortaya çıkınca bir oh çektim ama çekmez olaydım.Sezon finali ... neyse yine spoiler olacak.En kısa sürede izle derim.:)
Narusaka Rin güzel çiziyor.Evet bir mangası geldi Hf'ye.O da güzeldir.Zaten okudukça mangakaları biriktirmeye başlıyorsun.Çiziminden tanıyorsun. Hepsinin ayrı kendine has çizimleri oluyor.Ben tanıdıklarımın yanı sıra hiç adını duymadığım mangakaların mangalarını okumaya gayret gösteriyorum.Adını tanımıyorsam hemen indiriyorum mangasını.Yoksa nasıl tanışacağız öyle değil mi.:)Kimileri iyi çıkıyor kimileri ise ehh işte tarzında ama emeklerine sağlık deyip geçiyorum.
Edit yapmak nasıl desem ilk başlarda zor gelen bir durum.Çünkü sen hiç yazı fontlarıyla uğraşmamış biriysen bir anda 1000 tane yazı çeşidine bakarken buluyorsun kendini.(hatta daha fazla:)Aralarından seçim yapıp işine yarayanları seçiyorsun.(ben şimdilik 300 civarına kadar indirdim.)Sonra başlıyorsun bu yazı şeklimi daha iyiydi yoksa bu efeckte bu mu daha iyi gider diye.Sürekli bir seçim olayı var.Sonra belirli fontlara aşina olman gerek. efeckt hariç sayfada bazen yerine göre kullanman gereken 3-4 font oluyor.Bir süre sonra tekrar tüm fontlara göz gezdiriyorsun çünkü bir süre sonra her fontu kullandığından yeni bir şeyler bulma arayışında oluyorsun.Tabi alışınca tak tak yapıyorsun.Artık hepsini öğrenmiş olduğundan şu kelimeye bu font gider diye hemen aramadan yapmaya başlıyorsun.Birde photoshop iyi bilmen gerekiyor.Mangalar sadece editlenmiyor başta bir temizlik aşaması var.Onu çok iyi bilen kişilerin yapması önemli.Çünkü editleyene büyük dert açıyor iyi temizlenmeyen mangalar.Neyse işte olay bundan ibaret.Severek yaparsan hiç sorun yok.:)Ama eğer sevmezsen başına büyük bela almış olursun.Bir mangada kaç tane cümle efeckt altyazı kutu yazısı tabela yazıları cep telefon mesajları... var sen düşün.Hepsini tek tek alıp işlemek sevmeyene işkence gibi gelirdi sanırım.:)
Yaa bu gün elektrik yoktu buralarda o yüzden bugün hiç bir şey yapamadım.Hatta sana cevabımı şimdi yazmak zorunda kaldım.En kısa sürede şu duvar resmini değiştirmem gerekiyor.:)
Elinize sağlık yazı için, manga tanıtım yazılarını özlemiş olduğumu fark ettim okurken *-*
YanıtlaSilItsuki Kaname'nin değişik ama hoş bir çizim tarzı var, birkaç mangasına göz atmıştım bir zamanlar. Sanırım bunu da okumuşum biraz tanıdık geldi nedense.. Güzel çizimleri için bir ara tekrar okuyayım ben bunu *-* Ahh ah keşke devam eden mangalardan olmasaymış ama..
Sebastian ne kadar da yakışmış kapağa *-* Gifin linki var mıdır sizde acaba? :D
Evet bende yazarken fark ettim özlediğimi.Hatta zorlandım hangi eki kullanacağım ve hangi bakış açısıyla yazacağım konusunda.:) Biraz eski yazılarımdan kopya çektim^-^Itsuki Kaname güzel çiziyor çizmesine de ilk çizimleri biraz seni mutlu etmeye bilir.Sanırım acemi dönemindeyken çizilmiş gibi.Sonra gelen İnterval o yüzden çok değerli.Çünkü mangaka artık çizim tarzını oturtmuş bu mangada.
SilBu manga ise ahhh hep o saç çizimi yüzünden.bende ki bu saç çizimlerine hasta olma durumu ne zaman bitecek acaba:)
http://i.hizliresim.com/Zd3ZL3.gif yoktu ama hemen aldım linkini:) aslında iki tane yaptım ama biri daha sade idi.Bir öncekiyle çok benziyor diye bunu koydum.gerçi gifin boyutuyla resmin boyutu orantısız oldu ama yapacak bir şey yoktu aynı boyuta getirince elimde şişman bir sebastian kalıyordu.hehehe bu yüzden böyle sağa doğru bir kayıklık var:)
Siz deyince eski mangalarına da bir göz attım da oldukça değişmiş gerçekten de çizim tarzı. Me de Shireru Yoru no Junjou'yu okumuş muydunuz bu arada? Onun çizimleri de çok hoştu *-* Interval zaten herhalde en çok orada burada rastladığım mangası.
SilÇizim çok önemli bir ölçüt ama şimdi; saçlar, gözler.. *-* Konu da önemli tabi ama çizim her zaman daha önde benim için :)
Çok teşekkürler link için *-* Ne kadar net bir görüntüsü var, en son sezondan mı aldınız acaba? Resim de ayrı uymuş şimdi ama :D :D Phantomhive ailesine yakışan bir kahya olarak daha fazla yaoi sahnesi görmek istiyoruz Sebastian'dan sayın Yana Toboso ^-^ Bu gif de benden size gelsin o zaman :D http://i.hizliresim.com/9LN0d9.gif
Aslında mangakanın tüm serilerine göz attım ama bu mangasını okumadan geçmiştirim. Neden diye soracak olursan hem eski dönemde geçiyor(çok sevmiyorum eski dönem mangalarını)hem saçları neredeyse hepsinin uzun(uzun saç sadece koi surudaki senpaiye yakışıyor onun dışında uzun saç çizimlerini de çok sevmem)Hemde uke aşırı kadına benzetilmiş (bu durum da çok hoşuma gitmez:(Okana gai deki Ayaseyi seviyorsun diye bilirsin ama o bana göre çokta kıza benzemiyor bence:)kısaca yok okumadım.Ama çizim gözünden bakarsan eski mangalarına göre güzel cidden.İnterval de on numara cidden.Çünkü benim sevdiğim konulardan olan zorlama aşk konusu var.Sonradan aşık olan çiftleri daha çok seviyorum nedense.:)
SilAhhh o saç çizimleri.... Sabah sabah yine daldım gittim.:)
Gif sezon 2 den.Aslında 1. sezondan da aldığım gif varda sade diye kullanmadım.Yana ablamızın çizimleri gerçekten harika bence.Mangası bile kendine hayran bırakıyor.Çok detaylı çizimler var.Belli ki üzerinde saatler geçirdiği sayfalar yapıyor.Bende çok istiyorum bir yaoi sahnesi hadi onuda geçtim bir shonen ai sahnesi ama yokkk nerede.Zaten mangada neredeyse yiyecekti cielin ruhunu:( Hatta son anda kendine geldi ciel.Sonrada beni yiyecekmiydin diye sorduğunda sebastian gülerek %95 evet yemekte ciddiyim dedi.Ahhh o nasıl bir sahneydi öyle yaaa.Türkçe mangasını çevirenlerin emeğine sağlık cidden.Yeni bölümü de acayip bekliyoruz.:)Gif için thank you ^-^
Eskiye dair ne varsa severim ben, eski diziler, kitaplar, mangalar.. ^-^ Uzun saçı da severim genelde ama uke'nin kadınsı çizilmesine karşıyım. Yaoi'yse eğer kadınsı çizim niye? Siz de zorlama aşkı baya seviyorsunuz galiba :)
SilEvet Yana'nın çizimleri cidden detaylı, Sebastian tek başına yeter :P Ciel'e korse takmaya çalıştığı bir sahne yorumlamaya oldukça uygundu bence *-* Yaoi mangaları da var zaten, sırf milleti çatlatmak için böyle çağrışımlar kullanıyor bence :P
Ne demek ^-^
Tanıtım için çok teşekkürler umarım en kısa sürede çevrilir. İngilizce konusunda çok iyi olmadığım için çevrilmeden okurken çok keyf alamıyorum. Ama tanıtımını öyle güzel yapmışsın ki İngilizce okurken yabancılık çekeceğimi sanmıyorum
YanıtlaSilÇok teşekkürler:)Elimden geldiğince tanıtımları yapmaya çalışıyorum.Beğendiyseniz ne mutlu bana.^-^Türkçesi de inş. kısa sürede gelir manganın.:)
Sil