Karışık Mangalar Seri 6

Karışık Mangalar

Bu hafta ne yazsam diye şu an hala düşündüğüme ve girişi bu cümleyle yaptığıma göre gayet kısa ve klasik bir yazı sizi bekliyor demektir. İşin aslı bu hafta genellikle dışarıdaydım. Genellikle evden çıkmayan ben nasıl oldu da dışarıdaydın diye sorarsanız eğer annemin arkadaşına kahvaltıya gitmekle başlayan hafta aynı gurupla pikniğe gitmekle devam etti. İşte kısacası annem sağ olsun bir iki güneş güzü görebildim.:)

Hımm onun dışında ne yaptım bu hafta çok İng. manga okumadığımı itiraf etmeliyim.Ten countun 3. cd dramasını yeni ele geçirdiğimiz için bu hafta onu okudum. Yine harikaydı. Ondan sonra biliyorsunuz ki neredeyse 1 sendir beklediğimiz Yume Musubi Koi Musubi sonunda geldi. Çeviren Becca ve düzenleyen Zeze'nin ellerine sağlık. Tabi bu geldiği için artık cd dramayla okunma vakti de gelmişti. Bende baktım bölüm 6'ya kadar geldi Türkçesi hemen cd dramayla okudum. Kaçmaz.^-^

Ayrıca Yume değince aklıma hemen devam niteliği taşıyan Himegoto Asobi gelir.

Himegoto Asobi demişken ilk tanıtım buradan gelsin o zaman. Yume'yi okuduğum ilk vakit tabi ki hemen

Sakuragi Yaya'nın tüm eserlerini okumaya karar verdim. Zaten bildiğiniz gibi bu yazardan daha önce bahsetmiştim. Nerede ne zaman falan diye soranlar şu yazımı okursa sevinirim. Neyse gelelim bu mangaya. Açıkçası Yume kadar sevdiğim bir mangadır buda. Özellikle rahibimiz arkadaşının hikayesi olan bu manga 6 bölümde resmen tavan yapıyor benim için. İçinde kıskançlıkların kol gezdiği bana neler oluyor yoksa oyun aşka mı dönüşüyor nitelikli bir örgü ağına sahip. Dediğim 6 bölümü okuyanlar anlayacaktır bence. Burada güzel olan taraf içeriden geçirilen konuşmalar. Spoiler havamda olsam gerçekten çok şeyler yazardım ama bu sefer okumazı istiyorum. Daha sonra bana neler düşündüğünüzü yazarsanız sevinirim.:)

Tamam bu gün bir değişiklik yapaım dedim ve kendime tekrar dinlemem için hatırlattığım bir şey yazayım istedim. Evet yanlış yazmadım dinlemek için. Çünkü resmini verdiğim bu şey bir novel ve cd draması mevcut. Kotonoha no Sekai. İsminde de geçen Kotonoha size tanıdık gelmiştir sanırım. Yine daha önce verdiğim bu yazıda da bulabilirsiniz. (bu gün reklam havamdayım sanırım:) Kısacası aslında bu noveli de zaten yorumlarda göreceğiniz üzere o zaman yeni öğrenmiştim. (sağ ol Yankami-sensei:) Durur muyum hayır hemen noveli ve cd dramasını indirip okudum ve Kotonoha no Hana'ya gösterdiği benzerlikten dolayı size de tavsiye ederim.

Sevdiğim Djler

Yaoi Djler

Evet bu hafta djleri ele alayım dedim. Aslına bakarsanız djleri çok sevdiğim söylenemez. Zaten öyle çokta dj okumam. Sevdiğim belirli çiftlerin djleri ile sınırlı kalacağım anlaşılan. Şimdi bir tanesi ele alsam acayip kısa bir yazı olurdu sanırım. O yüzden yine toplu şekilde ele almaya karar verdim. Bu yazıyı bir çeşit karışık yaoi mangalar yazısı olarak düşüne bilirsiniz. Bu da karışık djler gibi bir şey yani.

Öncelikle ve en birinci olarak Gintama djleriyle başlamak istiyorum. Bunda bile sınırım var tabi ki. (öyle her öneme geleni okumuyorum anlayacağınız:) Kesinlikle çift olarak Hijikata ve Gintoki olacak. Başka türlü olanları okumuyorum.

Birinci yazar olarak dj yazarım Komae Salon'ın olanlar. Hijikata'yı o kadar güzel çiziyor ki Sorachi Hideaki yanında halt etmiş. (şaka şaka senseiye ayıp olmasın şimdi:) Ama cidden çok güzel bir çizimi var. Özellikle kızarmış bir Hijikata için ideal bir yazar.

2. olarak Plug (Nagisa) olanlar. İşte okunacak bir dj yazarı daha. Bu mangakanın çizimi kadar hikayeleri de güzel. Özellikle resmini verdiğim djyde gözlüklü  Hijikata'ya bittim ben.

Şimdi zaten tahmin etmiştirsiniz ama ben Gintokiden çok Hijikata hastasıyım. Animesinde bile bu ikilinin geldiği bölümleri nefesim kesilerek izlerdim. Yani benim gibi Hijikata hastaları bu verdiğim mangakalara dikkat ederlerse sevinirim. Çünkü bilin ki güzel çiziyorlar Hijikatamı.:)

Fujikawa Ruri'den Perfect Kareshi

Bakkal Çıraklığından Mankenliğe

Bu gün çok sevdiğim bir mangaka olup adını geçirmediğim yani az bahsettiğim Fujikawa Ruri sensei'nin Perfect Kareshi'sinden bahsedeceğim. Mangamız bakkal çıraklığından top modele dönen Sabaru-kun hikayesini anlatıyor. Keyifli okumalar.

Dikkat!!Bundan sonrası mangayı okumayan için spoiler içerir.

Daisuke markette alış veriş yaparken modellerinden biriyle irtibatın koptuğunu öğrenir. Tam o sırada kasada duran çocuk ona yolu tıkadığını söyler. Daisuke'nin bir anda gözleri parlar çünkü artık yeni birini bulmuştur. Anında ellerine sarılarak top model olmak ister misin diye sorar. (Biri size markette böyle bir teklifte bulunsaydı normalde kafa göz dalarsınız dimi:) Kartını verip kendini tanıttıktan sonra bakkalın sahibinden izin alarak Sabaru-kun ile yola koyulur. (hadi bakalım.)

Daisuke 26 yaşında olmasına rağmen 17 yaşında olan Sabaru-kun dan daha genç gösterir.(o nasıl oluyorsa:)

Birlikte mağazaya ve kuaföre giderler. Tabi Sabaru'yu gören herkes hayran olur. Onda resmen manken kumaşı var gibidir. Daisuke sonunda aradığı kişiyi bulduğundan sevinçlidir.

Ama ertesi gün Sabaru'yu yine markette bulur. Senin model olman gerekiyordu burada ne işin var tarzı bağırmaları bunu kabul ettiği mi hiç söylemedim tarzı cevapla kesilir. Zira Sabaru modaya ilgi gösteren biri değildir. (Daisuke kendi kendine gelin güvey oldu sanırım hahaha:)

Daisuke o zaman neden kasiyerlik yapıyorsun sorusuna da telefon faturalarımı ödemek için yanıtını verince Daisuke çıldırır ve 1 yıllık teefon faturanı öderim yeter ki manken ol tarzı söylemlerle Sabaru'nun aklını çeler ve manken olmaya ikna eder.

Birlikte Daisuke'nin ofisine giderler. Duvarda Daiki Kitagawa'nın posteri asılıdır.