Hetalia: Axis Powers

Ülkelerden Animeye

Bu gün ne yazacağıma gelmeden önce son günlerde yaşadığım sorunlardan bahsetsem fena olmaz. Şu an bilgisayarım bozuk ve laptoptan yazmak zorunda kalıyorum. Format atarken siyah ekran hatasından kaynaklanan bir sorunum var. İçini temizledim ramleri söktüm taktım. Harici ekran kartımı söktüm.yeni bir win8 indiriyorum. Yani işim iş. Neyse bunlar benim problemlerimdi dimi bir de sizi sıkmayayım.

Bu hafta bilgisayarımla çok sorunlarım olunca ne yazsam diye bir düzenleme yapamadım.(hala da çözmeye çalışıyorum.) O yüzden spontele yazı yazacağım. Ahh bu hafta Yuri on ıcedan sonra Hetaliaya sardık. Onu izliyoruz. Ona geleceğim önce Yuriden biraz sohbet açayım. 5. bölümdeki o sarılma aman aman nazar deymesin.

Hele o elindeki her şeyle cezbet beni dediği sahne. Dudaklara krem sürüş. Hele o Yurinin kulaklıkla yürüyüşü. Süper bir bölüm daha. Gerçi Rus Yurimizi bu bölümde bir sonda görebildik ama olsun. Nitekim temasını sevgi olarak belirleyen Yurimizin bu sevgiyi Viktor da bulması daha ayrı bir konu. Bunun ne olduğunu kestiremeyen Yurimize buradan sesleniyorum sen aşıksın arkadaş. Kavuş Viktoruna bizde kurtulalım bu azaptan yaaa. Ayrıca gelecek bölümdeki o sahne neydi öyle. Ayyy beklemekten çatlayacağız yani.

Gel gelelim izlediğimiz Hetalia: Axis Powers animesine. Komedi ağırlıklı olan animede hoş ailik sahneler var. Devletlerin her birini bir karakter olarak görüyoruz. Ana öncelik Almanya, İtalya ve Japonya. Yan karakterlerde onlarla uğraşan Amerika, İngiltere, Fransa, Kanada(varlığı yokluğu belli olmayan Kanada:) Çin, Rusya. Bunlar dışında diğer devletlere ait karakterlerde var. Parantez açıp Türkiyenin de yer aldığını ve 2 bölümde geldiğini söylemeliyim.

Ayrıca koca ülkeler arasında sadece yüzünde maske olan karakter bizimki. Neden niçin kısmına pek girmek istemiyorum ama gizemli olduğu konusunda hem fikiriz sanırım. Gizli olan her şey dikkat çeker kısacası. Öyle ki bizim ülkemizin karakteri de bütün o karakterler arasında bence en dikkat çekici olandı. Daha fazla yer vermelerini isterdim açıkcası.

Bu anime hakkında bolca ırkçılık olduğuna dair şeyler okumuş olabilirsiniz. Ama ben anime olduğu için izliyorum. Yani dünya siyasetindeki karmaşa beni çok ilgilendirmiyor. En öncelikle en güldüğüm karakter kesinlikle İtayla.

İtalyanın küçük halleri de çok tatlı. Büyük halleri de. Her türlü en sevdiğim karakter o oldu. Kutsal Romanın o küçükken kız sanması çok komik. Tabi kız sandığı için aşıkta aynı zamanda. Avusturyanın evinde hizmetçi küçüklüğünde. Gerçi oradakiler bile kız sanıyordu. En sonunda şarkı söylerken sesi kalınlaşınca erkek olduğu ortaya çıktı.

Büyük halinde ise artık Almanyanın esirliğine girdi. Ama bu esirlikten çok müttefiklik olarak sürüyor. Zaten onu kim ister. Amerika başkanlığındakiler onu kaçırıp her seferinde geri yolladı. Her yerde pasta diye bağırıp gevşek hareketler sergiliyor karakterimiz. Ayrıca nedense Almanın yanında yatıyor.! Hehehe çok tatlı. Her seferinde Almanya beni kurtar şeklinde. Zaten saldırıya uğradıkları her vakit beyaz bayrak sallıyor kendileri.

Kendine ben kahramanın diye dolaşan herkesin sinir olduğu ama benim sempati duyduğum Amerika karakterine gelelim. Özellikle dış görünüşünden dolayı Kanada çok çekti. İkisi de gözlüklü ve sarışın olduğundan karıştırılıyor. Ama velakin Kanadanın sesini yükselttiği bile görünmedi ve sürekli varlığı yokluğu belli olmuyor. Özelikle Kübanın sen Amerikasın diye Kanadaya vurduğu kısma çok gülmüştüm. Aslında Amerikayı küçükken büyüten ama büyünce sürekli kavga ettikleri İngiltereye gelelim. Kendilerinin yaygaracı olduğunu söylersem fena olmaz. Ve de görünmeyen şeyleri gören bir karakter. Yokaileri görüyor kısacası. Japonyanın evinde kaldığı vakit bol bol onlarla haşır neşir olmuştu.

Gel gelelim benim sinir olduğum karakterlerden birine. Fransa tabi ki. Bir parça yılışık bir karakter. Belki ondan sevmiyorum. Fransızların romantikliği var onda ve ben bu kadar fazla sevgi seline gelemiyorum maalesef. Ayrıca bir parça sapık olduğunu da eklemeliyim.

İtalyanın kardeşi nitelikli güney İtayla da çok sevimliydi. Gerçi bir parça ağzı bozuk sinirli bir karakter kendisi. Zaten büyüyünce de savaş delisi bir karakter oluyor. Sevimli İtalyanın tam tersi bir karakter. Küçükken de İspanyaya çok çektiriyor. Sürekli kardeşi olan kuzey İtalyaya Almanyayla vakit geçirdiği için kızıyor. Ama ben onun atarlı hallerini seviyorum cidden.

Komikliği sebebiyle izlemenizi tavsiye ederim. Ama ülkelere olan ön yargınızı geri de bırakarak izleyin derim. Zaten tarihte olmuş geçmiş şeyler. Anime de zaman dilimi de sürekli değişiyor. Ya çok geriye gidiyor ya günümüze yaklaşıyor. Karakterler de buna göre hareket ediyor. Örneğin en başta düşman olan karakterleri daha sonraki bölümlerde dost olarak görebiliyoruz.

Bu arda bu animenin (ki mangası da var) bol bol djleri olduğunu görmüşsünüzdür. Benim dj sevmediğimi bilirsiniz. Ama merak edip bütün djlerini indirip okumaya başladım. En çok İtayla ve Almanyanın djyi vardır diye düşünüyordum ama hiçte öyle olmadı. Şu ana kadar en çok okuduğum Amerika ve İngilterenin djyleriydi. Ama en çok aklımda kalan Zaria'nın çizdiği djydi diyebilirim.(bu arada Zarianın çizim olarak çok smut ve hard yaoi çizdiğini söylemeden geçemeyeceğim. Djydeki çizim normaldi ama:)

Neyse bu haftalık benden bu kadar o zaman. Aslında güncelden seçmeler nitelikli bir yazı olacaktı ama baktım hep Hetalia animesini yazmışım öyle devam ettim bende aman çaktırmayın.^-^  Ayrıca yaoiden çokta bahsetmediğim bir yazı oldu. Bence arada böyle yazsam iyi olur.

Önemli not: Bu arada ben önümüzdeki 2 hafta boyunca yazı vermeyeceğimden nedenlerini buraya yazayım dedim. Kpss sınavına gireceğimi yazmıştım sanırım. Ayın 20sinde sınavım ve çok geçte olsa çalışmaya daha çok ağırlık vermem lazım. Bu süre zarfında bloguma 2 haftalık ara vermeye karar verdim. Bir daha ki güncel yazısı 26,11,2016 da gelecek yani. Anlayışla karşılarsanız sevinirim. Şimdiden teşekkürler.:) İyi bir hafta ve güzel günler geçirmeniz dileğiyle. Adiosssss.

Extra not: Bilgisayarım hala bozuk. Bozuk dediğim win 10 şuan. Ve ben win 8 e döndürmeye çalışıyorum.