Canvas ni kuchizuke o

Tuval Yerine Bedenimi Boya

Gel yaoici gel.Yaoi manga tanıtımına verdiğimiz tatil sonrası yeni bir mangayla karşınızdayız.

Malum Sakyo Aya'nın 4 cildini beklerken boş durmadım ve çizimleri ona yakın aksiyonu (hot sahne uyarısı) bambaşka bir seviyeye taşımış başka bir yazarla geri döndüm.

Nangoku Banana'nın Canvas ni kuchizuke o serisi ile karşınızdayım.

Not mangamız İngilizce çevirisi ve henüz Türkçe çevirisi yok ama bizi okumada zorlamayacak, olayları anlayabileceğimiz sade bir İngilizcesi var. Yarı İngilizce bilgimle size olayları az çok anlatmaya çalışacağım okuduktan sonra yanlış bir yer yakalarsanız bana yazın diyorum ve hikayeye adını veren Canvas'lı (tuval) bölüme geçiyorum.

Mangamız Mitsuru kısaca Mitsu isimli liseli gencimizin parkta resim yapan artisimizi görmesi ile başlıyor.Uyarı gencimizi gençliğin verdiği bir sapıklıkla parkta mas... kendini tatmin ediyor diyelim şeklinde görüyoruz sakin olalım lütfen ki artık Sakyodan bir deneyim edindik diye düşünüyorum.

En çokta ressamın gözlerine bayılan gencimiz bir gün bakar bizim ressam toparlanıp gitmeye hazırlanıyor hemen durdurur ve resimleriniz güzel gibisinden konuşmaya başlar, bizim gizemli ressamda kartını verir ve "bir ara stüdyoma uğra ilgileniyorsan diğer çalışmalarımı da görürsün gibisine gencimizi davet eder.

Gizemli ressamımızın adı Seiji bu arada. Neyse gencimiz durur mu davet edilen yere gider etrafta bir sürü çocuk koşuşturuyor, bizim Seiji aynı zamanda çocuklara öğretmenlik yapan bir ressam. Mitsuya sen içeri geç resimler orada diyor. Mitsu içeri girince ne göre her taraf nü resim dediğimiz çıplak insan resimleri ile dolu.







Gencimiz burada beklerken uykuya kalır ve geçmişi ile ilgili rüyalar vs görüyor. İçeri geçtiğinde çocuklar gitmiş bizim ressam resim yapıyor tuvale baktığın gibi bana da bak (ki gencimizin herkes bana baksan gibisinden ilgi isteği söz konusu)  ve boyayı tuvale değil benim üstüme yap diyor ve böylece ikilimizin tuhaf ilişkisi başlıyor.

Eee artık gencimizin üstüne resim yaparken hangi olaylar oluyor siz biliyorsunuz (komple çocuğu soyup ... resim yapıyor diyelim)

Velev ki aralarındaki bu çarpık ilişkide ressamımızın tek derdi gencin vücuduna istediği deseni yapmak ki bu konuda baya takıntılı bir ressam. Resim bittikten sonra bizim gençle hiç ilgilenmiyor. Halbuki gencimiz çoktan aşık bizim ressama ama ressamın öyle bir derdi yok gibi.

Yine bir gün bu sefer normal tuvale resmini yaparken gencimiz geliyor ama pek pas vermiyor sen bekle gibilerinden. Bizim Mitsu garibim baktı Seiji'ye baktıkça tahrik oluyor Seiji'ye en azından bir öpücük ver diyor ve dadadadannnn Seiji ne diyorsun sen gibilerinden bizim genci tersliyor.

Bizim geçte kaçıp gidiyor tabi ama okuldan sonra yine Seijiyi görmeye geliyor.











Bir de ne görsün Seiji bir kızla nü resmini yapıyor pencereden görüp kaçarken Seiji de onu görüyor ve peşinde geliyor. Bizimkini geri getiriyor ee tabi kızı da gönderiyor.

Ve ben bu bedeni istiyorum diyor. Gerisini biliyorsunuz hot sceneler. 3. bölümde gencimizin boyalara karşı alerjisi ortaya çıkıyor. E o kadar boyatirsan vucudu olacağı budur. Neyse doktara gidiyor ilac aliyor ama nafile. Eh artık Seiji de boya yapamam sana diyor. Tabi Mitsuya olan ilgisi azalıyor haliyle ama cocuklar birbirini oyun oynarken boyadiğında farklı bir boyanin zarar vermedigini keşfediyor.
Ardindan malum Japonya da festival bol havaifişek festivaline gidiyorlar ikilimiz Mitsuya göre son görüşmeleri tabi üzgün.

Mitsunun üzerine bir şeyler dökülünce kuytu  bir yere gidiyor ikilimiz ve itiraflar geliyor orada malum Seijiden bir aşk belirtileri görmemiştik ama nedenini öğreniyoruz. Mitsunun ondan sıkılacağını düşünüyor çünkü Seiji 30 yaşında Mitsu liseli ilerde beni unutursun tarzında konuşmalar fakat ne zaman bana baksam kendi kontrolümü kaybediyorum itirafı da gelmiyor değil. Bildiğin aşk bu be. Neyse en sonunda aşıklar kavuşuyor ee zaten bizim Seiji buldu boyayı da mutlu mesut boyuyor (anladiniz siz onu) işte.

Canvas disinda 3 ayri hikayemiz daha var. Kisaca bahsedersem parmak fetisi bir gencimiz ve piyano hocasının hikayesi güzeldi. Otobüste tacize uğrayan Midori ile onu kurtaran Fijutanin 'da hikayesi on numaraydı. Son olarakta liseli iki arkadasin hikayesi fena degildi. Ki bunlar ayrı ayrı one shot olarak da geçiyor bazı yerlerde.

Bu hikayeleri Canvas gibi az İngilizceniz olsa bile rahatlıkla okuyabilirsiniz. Özelikle çizimlerde en çok hoşuma giden gözlerin çizimi idi diyebilirim. Ateşli sahneleri bol, çizim olarak da insani tatmin eden bir görsellik söz konusu.
Buraya kadar okuduğunuzun için teşekkürler.

Saygilarimla willjace